Yakında Var Olabilecek Yeni Ülkeler: Bölünme ve Bağımsızlık İsteği
Dünyamız, bildiğimiz gibi, sürekli değişen bir siyasi coğrafyaya sahip. Tarih boyunca sınırlar çizildi, ülkeler kuruldu ve yıkıldı. Bu değişim dalgası günümüzde de devam ediyor ve yakın gelecekte yeni ülkelerin ortaya çıkma ihtimali oldukça yüksek. Bu yazıda, bağımsızlık talepleri ile öne çıkan ve yakın gelecekte yeni bir ulus olma potansiyeli taşıyan bazı bölgeleri inceleyeceğiz.
Katalonya:
İspanya’nın kuzeydoğusunda yer alan Katalonya, uzun süredir bağımsızlık talepleriyle gündemde. Bölgenin başkenti Barselona ve Katalan kültürü, İspanya’dan oldukça farklı bir kimliğe sahip. 2014 ve 2017’de yapılan referandumlar, Katalanların bağımsızlık arzusunu açıkça ortaya koydu. Her ne kadar İspanya merkezi hükümeti bu talepleri reddetse de, Katalonya’nın bağımsızlık mücadelesi devam ediyor.
Kürdistan:
Türkiye, Irak, İran ve Suriye topraklarında yaşayan Kürt halkı, kendi ulus devletlerini kurma arzusuyla biliniyor. Yıllardır süren mücadele ve siyasi gelişmeler, Kürdistan’ın bağımsızlık ihtimalini artırıyor. Özellikle Irak Kürdistanı’nın özerk bölge statüsü kazanması, bu hedefe atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Libya:
2011’deki devrimden sonra büyük bir istikrarsızlığa sürüklenen Libya, fiilen ikiye bölünmüş durumda. Trablus’ta uluslararası kabul görmüş hükümet ve General Haftar’ın kontrolündeki doğu bölgeleri, ayrı devlet olma yolunda ilerliyor. Bu durum, Libya’nın geleceği için belirsizlik yaratıyor.
Bosna-Hersek:
1990’larda Yugoslavya’dan ayrılan Bosna-Hersek, karmaşık bir siyasi yapıya sahip. Ülkedeki iki ana bölge, Hırvat nüfuslu Bosna-Hersek Federasyonu ve Sırp nüfuslu Sırp Cumhuriyeti, sürekli gerilim halinde. Sırp Cumhuriyeti’nin bağımsızlık talepleri, Bosna-Hersek’in geleceği için büyük bir risk oluşturuyor.
İskoçya:
Birleşik Krallık’a bağlı bir ülke olan İskoçya, 2014’te bağımsızlık için referandum düzenledi. Her ne kadar halk oylamasında bağımsızlık seçeneği reddedilse de, Brexit sonrası gelişmeler İskoçya’da yeni bir bağımsızlık dalgası tetikledi. AB’de kalmak isteyen İskoçların, Birleşik Krallık’tan ayrılarak kendi ulus devletlerini kurmaları ihtimali oldukça yüksek.
Somaliland:
Somaliland, 1991’den beri bağımsız bir devlet olarak kendini ilan etti. Bölge, kendi hükümeti, parası ve ordusuna sahip. Fakat uluslararası toplum tarafından resmi olarak tanınmamaktadır. Bölgenin istikrarı ve kendi kendini yönetme yeteneği, bağımsızlık kazanma şansını artırıyor.
Kaliningrad:
Rusya’ya ait olan Kaliningrad, Avrupa’nın ortasında yer alan bir bölgedir. 1945’ten sonra Sovyetler Birliği tarafından ilhak edilen bölge, Rusya’dan ayrı bir coğrafi konumdadır. Bağımsızlık talepleri az olsa da, bölgenin durumu ve tarihi, gelecekte bir ihtimal olarak değerlendirilebilir.
Kore Yarımadası:
Kuzey ve Güney Kore, uzun yıllardır bölünmüş durumdadır. Her iki taraf da resmi olarak yeniden birleşmeyi hedeflese de, siyasi ve ekonomik farklılıklar bu süreci zorlaştırmaktadır. Bölgedeki nükleer silahsızlanma ve barışçıl adımlar, gelecekte birleşmeye zemin hazırlayabilir.
Batı Sahra:
Fas tarafından kontrol edilen Batı Sahra, uluslararası statüsü belirsiz bir bölgedir. Bölgenin yerel halkı bağımsızlık talep etmektedir. 1991’den beri ateşkes uygulanmasına rağmen, sorunun çözümü hala belirsizliğini korumaktadır.
Bu bölgeler, yakın gelecekte yeni ülkelere dönüşme potansiyeli taşıyan örneklerden sadece birkaçı. Bölünme ve bağımsızlık talepleri, dünya genelinde birçok farklı bölgede de mevcut. Bu taleplerin nasıl sonuçlanacağı ve yeni ülkelerin kurulup kurulmayacağı ise zaman gösterecek.
